Efendy
Aktif Üye
Almanya Ulusal Ekibi’nin altyaş kategorilerinde senelerca çalışan, 2013’de Christoph Daum ile Türkiye’ye gelen ve farklı kadrolarda çalışan İrfan Buz, FANATİK’in konuğu oldu. Yeni Malatyaspor’u Muhteşem Lig’e çıkartan, Bursaspor’u da Avrupa’ya götüren son hoca olan deneyimli çalıştırıcı ile mesleğini, maksatlarını, Avrupa’daki lejyonerlerimizi, genç yıldızlarımızı ve Üstün Lig yarışı başta olmak üzere biroldukça mevzuyu konuştuk. Artık kelam İrfan Buz’da…
‘İki yabancı antrenörü takımımıza kattık’
bir müddetdir kadro çalıştırmıyorsunuz hocam. kimi vakit bu süreçler okul üzere oluyor. Siz vazife almadığınız periyotlarda neler yapıyorsunuz?
“Çok değerli devirler bizim için. Benim açımdan açıkçası çok ağır geçiyor. Avrupa’daki oyuncu portföyünüzü geniş tutmak için her vakit aktüel olmak gerekiyor. Bu niçinle daima maç izliyoruz. beraberinde futbolun aktüel durumundan geri kalmamak, kendimizi güncellemek için seminerlere gidiyoruz. Ben okulumu Almanya’da tamamladım. Orada Pro Lisansı olan hocaların yeni kalması için devamlı eğitimler veren kurumlar var, devamlı onlara katılıyoruz. bununla birlikte grubumuzu güncelledik. Almanya’dan Stuttgart’tan, Paco Vaz isimli hocamızı takımımıza kattık. Kondisyoner olarak Pantelis Pantelopoulos’u aldık, Fenerbahçe ‘de de performans antrenörü olarak nazaranv yapıyordu.”
‘Bir tek Giresun hoca değiştirmedi, onlar da ligde kaldı’
Bir demeciniz var hocam… “bakılırsavde kalsaydım Yeni Malatyaspor’u kümede tutacağıma yüzde 100 eminim. Ayrılığımız erkendi” formunda. O süreç nasıl işledi, kalsaydınız ne değişecekti?
“Buna geniş pencereden bakmamız gerekiyor. Ben Malatyaspor’la, Harika Lig’e çıktım. Hakikaten en az bütçesi olan ekiple birlikte şampiyonluk yaşadık, Malatya kentinin Üstün Lig hasretini dindirdik. Akabinde bir ayrılma süreci yaşadık. Ardından bir daha Hamza Hamzaoğlu’ndan daha sonra Yeni Malatyaspor’u hayli sıkıntı durumdayken, aldık ve ligde tuttuk. Gerisinden yeni bir yapılanmayla, transferlerle lige başlamak istedik. Biz ayrıldığımızda 6 puan vardı, gerimizde Başakşehir ve Giresunspor vardı. Aşağıdaki kadrolardan yalnızca Giresun hocasını değiştirmedi ve ligde kaldılar. Burada hem idaresi birebir vakitte Hakan Keleş’i tebrik etmek gerekiyor.”
‘Mounir Chouiar’ı biz getirdik’
“Biz de o devirde kimi transferler yapmak istedik. Oyuncu portföyümüz vardı. Mounir Chouiar’ı, Türkiye’ye biz kazandırdık, kimse tanımıyordu. Şu anda Başakşehir’de ve isteyeni epeyce. Çok kıymetli bir oyuncu. Sağ bek istiyorduk, Tunus Ulusal Grubu’nun sağ beki Wajdi Kechrida’yı istedik, alamadık. Idrissa Doumbia diye bir oyuncu vardı, alamadık şu anda Alanyaspor’da. Giresunspor’daki Chiquinho’yu alamadık. Tüm bunlar olmamasına karşın epey makûs bir durumda değildik. Yapıyı da bildiğimiz için ligde kalacağımızı düşünüyorduk. Lakin maalesef ayrılık oldu.”
‘Bursa’yı en son ben Avrupa’ya götürdüm, Malatya’yla şampiyon oldum’
Bir röportajınızda da ‘Edirne ötesini hedeflemek ve bunu başarmak ana düşüncem’ kelamlarıyla Avrupa’yı işaret ettiniz. Takımınıza Avrupa’dan isimler kattınız, 5 yabancı lisan biliyorsunuz. Tüm bu parametreler ışığında İrfan Buz’u, Avrupa’da gorebilecek miyiz? Şu an İrfan Buz’un önünde hangi maniler var?
“2013’te Christoph Daum ile Bursa’ya geldik. Ardından Bursaspor’da bakılırsav üstlendik. Bursaspor’u en son Avrupa’ya götüren hoca benim. Akabinde Gençlerbirliği’nde fazlaca âlâ bir devir geçirdik. 5 tane şu anda hayli değerli olan genç oyunculara baht verdik. Hacettepe’den gelen oyunculara mühlet verdiğimizde ortalarında işte İrfan Can Kahveci vardı. Ahmet Oğuz ve Uğur Çiftçi üzere isimleri kazandırdık. Akabinde Samsunspor’a gittik, şampiyon kadroyu kurduk, onlar çıktılar. Yeni Malatya’yla şampiyon olduk, Harika Lig’de tuttuk.”
İrfan Buz, arkadaşımız Atalay Özçelikli’nin konuğu oldu, sorulara samimi karşılıklar verdi…
‘Avrupa’ya gitmek istiyoruz’
“Devamlı kendimizi güncelliyoruz şu anda. Avrupa’ya gitmek için lisan fazlaca kıymetli. Liderlik, motivasyon, yeni olmanız, grubunuzun kalitesi fazlaca değerli… Siz bugün Avrupa’ya gitmek istediğinizde evvel burada kimi başarılı elde etmeniz gerekiyor. Bizim şimdiye kadar Malatyaspor’la şampiyonluğumuz var. bununla birlikte Harika Lig’de üstüne koyarak apolet takmanız gerekiyor. Siz yabancısınız, oraya sizi almaları için bunları göstermeniz lazım. Yalnızca lisanları bilmekle yetmiyor, oradaki yapıyı da epeyce yeterli bilmelisiniz. Empati ve bağlantı gücü yüksek olmalı. Tüm bunların bizde mevcut olduğunu düşünüyoruz. Âlâ bir proje grubuyla bir şeyler başarıp, Avrupa’ya gitmek istiyoruz.”
‘Projesi olan grupta olsam İrfan Buz şu an öbür yerde olurdu’
Biraz özeleştiri yapmanızı isteyeceğim… Köln Spor Akadamesi’ni birincilikle bitirdiniz. senelerca Almanya Ulusal Kadrosu’nun bilhassa altyapılarında nazaranv yaptınız. Akabinde Türk Ulusal Kadrosu’na scout oldunuz. 5 lisan biliyorsunuz. Bu konjenktürdeki İrfan Buz şu anda olması gereken yerde mi?
“Ben yarışmacıyım, şampiyon oldum, apolet taktım. Net bu. Bir sürü hoca var, ben şampiyon hocayım. Evet 5 lisan biliyorum, hatta artık 6. lisanı öğrenmeye başladım, İspanyolca’yı. Bağlantım fazlaca güçlü ayrıyeten önder bir beşerim. Bugün saha ortasında kalabilen, projesi olan bir grupta olsam İrfan Buz epey öteki yerde olurdu. Benim hedeflerim, hayallerim, isteklerim var. Büyük kadrolar için benim background’um yok. Daum benim için düzgün bir referans aslında. Rastgele birini takımına alır mı? Demek ki bir kalitemiz var. Hoş yapısı olan bir kulüp istiyoruz. Alanya, Başakşehir birkaç örneği… Bu istekleri gerçekleştirmek için uğraş ediyoruz. O yüzden hala lisan öğreniyorum, o yüzden takımımı yeniliyorum, o yüzden kendimizi güçlendiriyorum. İnanıyorum bir gün olacak.”
‘Ömer Faruk Beyaz gitmedilk evvelden bana soruldu’
Geçtiğimiz aylarda isminiz Stuttgart’la geçti. Liderle pozlarınız vardı. Borussia Dortmund Teknik Yöneticisi Edin Terzic’le dostluğunuz olduğunu da biliyoruz. Avrupa ortasında networkunüz var. Bu da değerli değil mi hocam?
“Stuttgart Lider Claus Vogt bizi davet ettiğinde orada fikir alışverişi ortasındaydık. Edin Terzic’le dostluğumuz 2013’e dayanıyor. Beşiktaş ‘a Slaven Bilic’in yardımcısı olarak gelmişti. Networkünüz epeyce değerli burada. Buradan, oraya transfer olurken bizlere de soruyorlar. Ömer Faruk Beyaz gitmedilk evvelden bana soruldu. Bence biraz erken gitti, oraya. Genç oyuncuların evvel kendi ligimizde oynaması gerekiyor, özgüven sorunu yaşamamaları için. Orada bekleneni verememesi özgüveniyle alakalı. Arda Güler hakkında da bilhassa Almanya’dan biroldukça kıymetli isim bana danışıyor, referans alıyorlar.”
‘Türkiye’deki en büyük yetenek Arda Güler’
Özellikle Arda Güler için İsmail Kartal da Jorge Jesus da ‘Korumamız lazım’ minvalinde açıklama yapıp, topluluğun beklediği müddetleri vermiyorlar. Bu durumu olağan karşılıyor musunuz?
“Türkiye’deki en büyük yetenek Arda Güler’dir. Daha 17 yaşında, genç kardeşimiz fakat fazlaca yetenekli. Bu oyuncu oynamadığı takdirde duraklama hatta ve hatta gerileme periyoduna bile geçebilir. Çok dikkat etmek lazım. Ben size çarpıcı bir örnek vereyim. Bayern Münih’te şu an 19 yaşında olan Jamal Musiala var. 2 sene evvelden Musiala, Bayern’de 11 maça birinci 11’de çıkmış bir oyuncu. Şu anda da devamlı oynayan, A Ulusal Grup’ta müddet alan bir oyuncu. Musiala’nın fizikî açıdan artısı yok, ince bir oyuncu.”
‘Ahmetcan Kaplan örneği…’
“Bizim en büyük yeteneğimiz Arda Güler ise bu oyuncunun müddet alması gerekiyor. Hatta 11’de başlaması gerekiyor maçlara. Siz oynatmadığınız, risk almadığınız takdirde bu futbolcuyu büyük kulüpler nasıl tanıyacak, nasıl büyük paralarla transfer edecek? Ahmetcan Kaplan’dan örnek vermek gerekirse; Ajax 9.5 milyon Euro’ya Trabzonspor’dan transfer etti. Geçen dönem Ahmetcan 13 maçta oynadı. Ajax scouting üzerine fazlaca dominant, geliştirici ve büyük paralara oyuncu satan bir kulüptür. Nasıl aldılar, Ahmetcan’ı? Maçlarına bakarak aldılar.”
‘Bayern, Musiala’ya müddet veriyorsa, Fenerbahçe’de Arda’ya vermeli’
“Arda’dan milyon Euro’lar bekliyorsak o oyuncunun oynaması gerekiyor. Ne olursa olsun Fenerbahçe’de oynaması gereken birinci isim Arda Güler’dir… Saha içine de tesiri epeyce fazla, şampiyonluk yolunda katkısı hayli büyük olur. Arda’nın aslına bakarsanız katma bedeli ve oyuna yararı olmasa bunu söylemem. Lakin şu anda Arda’nın oynamadağı her dakika hem Türk futboluna tıpkı vakitte Fenerbahçe’ye ziyan olarak yazıyor. Arda’yı oynatmak büyük bir risk mi? Asla değil… Şayet Bayern Münih, Jamal Musiala’ya bu müddetleri veriyorsa, ‘koruma’ olayına girmiyorsa, Fenerbahçe’nin de girmemesi gerek.”
‘Ozan Tufan’ın potansiyeline inanıyorum’
Ozan Tufan, Enes Ünal, İrfan Can Kahveci, Mustafa Eskihellaç ve kacı… İrfan Buz tedrisatından geçti bu isimler, meslek başlarında daima siz talih verdiniz. Oyuncu yetiştirmeyi de misyon edindiğiniz bariz açık. Bu isimleri yakından tanıyan biri olarak; Ozan Tufan’ın, Fenerbahçe’deki yaşadıklarını, Hull’daki geleceğini nasıl değerlendiriyorsunuz?
“Bizim oynattığımız devirde Ozan Tufan gencecik bir çocuktu. U21’den almıştık. daha sonrasında kendisini gösterdi ve bu mesleğe sahip oldu. Genç arkadaşlarımız birtakım devirlerde inişler çıkışlar gösterebilir. Zihinsel ve mental manada da sorun yaşayınca yanılgı yapabiliyorlar. Futbolcu evvel özeleştiri yapacak, ‘Nerede yanlış yaptım’ diyecek. daha sonra yanlışını fark edip devam edecek. Alanya’da örneğin düştü, Sergen hoca faktörüyle de çıkışa geçti. Artık Hull’da hocasıyla ortası yeterli, Acun Başkan’la yeterli görünüyor. bu biçimde bir ortamda başarılı olmasını bekliyorum. Ben onun potansiyeline mutlaka inanıyorum.”
‘Acun Ilıcalı ve Hull City hakikat yolda’
Hull City ve Üstün Lig yapılanması hakkında ne düşünüyorsunuz?
“Acun Ilıcalı, Üstün Lig’i yakından biliyor. Bildiği, tanıdığı, görüştüğü isimleri alması doğal, hakikat. Bizi İngiltere’de temsil ediyor, büyük hizmet veriyor ve başarılı olmak istiyor. Çok hakikat yolda olduklarını düşünüyorum. Onların muvaffakiyetleri bizi memnun edecektir.”
‘İrfan Can Kahveci epeyce daha yeterli olacak’
Fenerbahçe’de beklenen İrfan Can Kahveci’yi izleyemedik. niçini nedir?
“Geçen sene İsmail hocayla birlikte pik yapmış bir İrfan vardı. Sakatlıklar ve şanssızlıklar da yaşadı. Fenerbahçe’de İrfan Can Kahveci’den daha kreatif bir oyuncu var mı? Kıyaslayabileceğimiz tek oyuncu bu bahiste Arda Güler olabilir. İrfan epey bedelli, önder özellikli bir oyuncu. Sakatlıklardan dolayı istikrar yakalayamadı. Ben eminim Fenerbahçe’ye ve Türk futboluna büyük katkı sağlayacaktır. Potansiyeline inanıyorum.”
‘Teknik adamlar koltuğunu düşünmemeli, üretkenliği temel almalı’
Yakın devirde Avrupa’da temsilcilerimiz arttı. Son devirdeki oyuncu ihracatımız, ergenlerden beklentilerimiz hakkında ne düşünüyorsunuz?
“Avrupa’da epeyce fazla temsilcimiz var. Oraya giden isimler, başka Türk oyuncular için düzgün referans oluyor. Bunlar tesadüf değil. Lakin unutmamak lazım bu oyuncuların hepsi oynayarak gitti. Teknik adamlar kendi koltuğunu düşünmemeli, üretkenliği temel almalı. Almanya’da bu bir hükümdardır. Gençlere daha epeyce talih verip, oynatıp, oralardaki sayıları artırmamız lazım. Fakat ben evvela bu oyuncuların ülkemizde kalması tarafındayım. Türk futbolseverler potansiyelli gençleri statlarda izlemek istiyor. Evvel burada oynasınlar akabinde Avrupa’ya gitsinler.”
‘Özgüvenleri için müddet alıp gitmeleri lazım’
Almanya’nın dinamiklerine hakimsiniz hocam. Evet yurt haricinde muvaffakiyetle uzunluk gösteren oyuncularımız var ancak Ali Akman ve Ömer Faruk Beyaz orada yapamadı. niye olmadı?
“İşte bir daha bahis bir daha oynama mühletlerine geliyor. Ömer Faruk Beyaz neredeyse hiç oynamadan gitti ve muhtemelen Almanya’da epeyce önemli bir özgüven sorunu yaşadı. Ali Akman, Bursaspor’da oynadı, goller attı ama Muhteşem Lig düzeyi diğer. Üstün Lig’de atması, oynaması lazım. Bir de forvet mevkii hayli önemli bir bölgedir. Almanya fizikî açıdan hayli güçlü bir lig. Santrfor olarak oraya çabucak adapte olmak kolay değil. Mühlet alıp, Harika Lig’de başarılı olup gittiklerinde adaptasyonu daha sağlayabilirler.”
‘Artık Ulusal Kadro’yla turnuvalara gitmeliyiz’
Oyuncu yetiştirme bazında büyük bir ivme yakaladık, referanslarımızı kuvvetlendirdik ama A Ulusal Kadro, UEFA Uluslar Ligi’nde küme düştü. Dünya Kupası’na gidemedik. Şampiyonlar Ligi’nde grubumuz yok. Bütçeler devasa yükseklikte fakat sportif başarımız yok. Evvel sizden niçinini öğrenmek daha sonrasında da tahlilini dinlemek isteriz hocam?
“Avrupa’da futbol adamlarıyla bir arada olduğumda hakikaten şaşırıyorlar. ‘İnanılmaz potansiyelli bir Ulusal Kadro’ya sahipsiniz’ diyorlar. Ulusal Kadro’da her maç final niteliğinde. Yanlışsız oyuncuları seçmek kıymetli. Çok vaktiniz yok zira. Formda olan oyuncuyu da seçmeniz gerekiyor. Kulüpler finansal manada sorun yaşıyor. bir daha birebir yere geliyoruz; gençleri alana atıp, onlardan ekonomik gelir elde etmeliyiz. Üretkenlik ismine hakikat kulüp tertibi ve takım yapılanmasıyla Türk futbolu üstlere çıkacaktır. Bizim artık Dünya Kupası’nda, Avrupa Şampiyonası’nda yer almamız, hatta kelam sahibi olmamız gerekiyor. Türk futbolunun buna gereksinimi var. Yurt haricinde oyuncularımızın, ekiplerimizin kıymet görmesi için de Ulusal Kadro’nun kıymeti epeyce değerli.”
‘Sezon sonu ‘photo finish’ olacak!
Süper Lig yarışı?
“Bizim ligimizde sahiden başarılı olmak için dinamiklere hakim olmak gerek. Abdullah Avcı, Beşiktaş açısından fazlaca değerli bir transferdi lakin orada olmadı. Gönderiliş süreciyle de Abdullah hoca orada güç durumda kaldı. Akabinde Trabzonspor’la şampiyonluk yaşaması fazlaca kıymetli ve pahalıydı. Jesus, Fenerbahçe’yle düzgün bir giriş yaptı. Valerien Ismael’in de elindeki takım hayli güçlü. Okan Buruk’un da keza o denli… Galatasaray da son ana kadar kesinlikle yarış ortasında olacak. Muhtemelen dönemin son haftasında ‘Photo finish’ olacaktır. Son periyotta izleyeceğimiz en keyifli rekabet olacak üzere.”
‘Bursaspor kısa müddette eski günlerine dönecektir’
Bursaspor’u Avrupa’ya götüren son teknik adamsınız. Kulüp bugün 2. Lig’de. niye bu biçimde oldu?
“Şampiyon kadrodan bahsediyoruz… Benim için özel ve farklı hisleri tabir eden bir kulüp Bursaspor. Çok kıymetli bir taraftarı var, dinamik bir kent. Alt liglerde bulunmasına üzülüyoruz. Kulüp tertipleri yanlıştı ve buradalar. Fatura maalesef topluluğa kalıyor. Fakat Bursaspor o denli bir kadro ki, en kısa müddette bir daha o coşkulu ve başarılı günlerine döneceklerdir.”
İrfan Buz’la kısa-kısa…
Atmosferi ötürüsıyla en epeyce zorlandığınız deplasman?
“4 Büyükler’in deplasmanı kolay olmuyor. Adana Demirspor da hayli değerli bir taraftara sahip. Zorlandığımız deplasmanlardan…”
En beğendiğiniz yerli ve yabancı teknik adam?
“Yerli; Abdullah Avcı, yabancı; Jorge Jesus…”
Unutamadığınız bir maç?
“Bursaspor’daki birinci maçım; 2-2’lik Galatasaray maçı. 2-0’dan, 2-2’ye getirmiştik. Bir de Malatya’da şampiyon olduğumuz Boluspor maçı…”
Bu dönem Muhteşem Lig’teki en uygun transfer?
“Stoperde Marc Bartra, santrforda Wout Weghorst…”
FANATİK ÖZEL / Atalay Özçelikli
‘İki yabancı antrenörü takımımıza kattık’
bir müddetdir kadro çalıştırmıyorsunuz hocam. kimi vakit bu süreçler okul üzere oluyor. Siz vazife almadığınız periyotlarda neler yapıyorsunuz?
“Çok değerli devirler bizim için. Benim açımdan açıkçası çok ağır geçiyor. Avrupa’daki oyuncu portföyünüzü geniş tutmak için her vakit aktüel olmak gerekiyor. Bu niçinle daima maç izliyoruz. beraberinde futbolun aktüel durumundan geri kalmamak, kendimizi güncellemek için seminerlere gidiyoruz. Ben okulumu Almanya’da tamamladım. Orada Pro Lisansı olan hocaların yeni kalması için devamlı eğitimler veren kurumlar var, devamlı onlara katılıyoruz. bununla birlikte grubumuzu güncelledik. Almanya’dan Stuttgart’tan, Paco Vaz isimli hocamızı takımımıza kattık. Kondisyoner olarak Pantelis Pantelopoulos’u aldık, Fenerbahçe ‘de de performans antrenörü olarak nazaranv yapıyordu.”
‘Bir tek Giresun hoca değiştirmedi, onlar da ligde kaldı’
Bir demeciniz var hocam… “bakılırsavde kalsaydım Yeni Malatyaspor’u kümede tutacağıma yüzde 100 eminim. Ayrılığımız erkendi” formunda. O süreç nasıl işledi, kalsaydınız ne değişecekti?
“Buna geniş pencereden bakmamız gerekiyor. Ben Malatyaspor’la, Harika Lig’e çıktım. Hakikaten en az bütçesi olan ekiple birlikte şampiyonluk yaşadık, Malatya kentinin Üstün Lig hasretini dindirdik. Akabinde bir ayrılma süreci yaşadık. Ardından bir daha Hamza Hamzaoğlu’ndan daha sonra Yeni Malatyaspor’u hayli sıkıntı durumdayken, aldık ve ligde tuttuk. Gerisinden yeni bir yapılanmayla, transferlerle lige başlamak istedik. Biz ayrıldığımızda 6 puan vardı, gerimizde Başakşehir ve Giresunspor vardı. Aşağıdaki kadrolardan yalnızca Giresun hocasını değiştirmedi ve ligde kaldılar. Burada hem idaresi birebir vakitte Hakan Keleş’i tebrik etmek gerekiyor.”
‘Mounir Chouiar’ı biz getirdik’
“Biz de o devirde kimi transferler yapmak istedik. Oyuncu portföyümüz vardı. Mounir Chouiar’ı, Türkiye’ye biz kazandırdık, kimse tanımıyordu. Şu anda Başakşehir’de ve isteyeni epeyce. Çok kıymetli bir oyuncu. Sağ bek istiyorduk, Tunus Ulusal Grubu’nun sağ beki Wajdi Kechrida’yı istedik, alamadık. Idrissa Doumbia diye bir oyuncu vardı, alamadık şu anda Alanyaspor’da. Giresunspor’daki Chiquinho’yu alamadık. Tüm bunlar olmamasına karşın epey makûs bir durumda değildik. Yapıyı da bildiğimiz için ligde kalacağımızı düşünüyorduk. Lakin maalesef ayrılık oldu.”
‘Bursa’yı en son ben Avrupa’ya götürdüm, Malatya’yla şampiyon oldum’
Bir röportajınızda da ‘Edirne ötesini hedeflemek ve bunu başarmak ana düşüncem’ kelamlarıyla Avrupa’yı işaret ettiniz. Takımınıza Avrupa’dan isimler kattınız, 5 yabancı lisan biliyorsunuz. Tüm bu parametreler ışığında İrfan Buz’u, Avrupa’da gorebilecek miyiz? Şu an İrfan Buz’un önünde hangi maniler var?
“2013’te Christoph Daum ile Bursa’ya geldik. Ardından Bursaspor’da bakılırsav üstlendik. Bursaspor’u en son Avrupa’ya götüren hoca benim. Akabinde Gençlerbirliği’nde fazlaca âlâ bir devir geçirdik. 5 tane şu anda hayli değerli olan genç oyunculara baht verdik. Hacettepe’den gelen oyunculara mühlet verdiğimizde ortalarında işte İrfan Can Kahveci vardı. Ahmet Oğuz ve Uğur Çiftçi üzere isimleri kazandırdık. Akabinde Samsunspor’a gittik, şampiyon kadroyu kurduk, onlar çıktılar. Yeni Malatya’yla şampiyon olduk, Harika Lig’de tuttuk.”
İrfan Buz, arkadaşımız Atalay Özçelikli’nin konuğu oldu, sorulara samimi karşılıklar verdi…
‘Avrupa’ya gitmek istiyoruz’
“Devamlı kendimizi güncelliyoruz şu anda. Avrupa’ya gitmek için lisan fazlaca kıymetli. Liderlik, motivasyon, yeni olmanız, grubunuzun kalitesi fazlaca değerli… Siz bugün Avrupa’ya gitmek istediğinizde evvel burada kimi başarılı elde etmeniz gerekiyor. Bizim şimdiye kadar Malatyaspor’la şampiyonluğumuz var. bununla birlikte Harika Lig’de üstüne koyarak apolet takmanız gerekiyor. Siz yabancısınız, oraya sizi almaları için bunları göstermeniz lazım. Yalnızca lisanları bilmekle yetmiyor, oradaki yapıyı da epeyce yeterli bilmelisiniz. Empati ve bağlantı gücü yüksek olmalı. Tüm bunların bizde mevcut olduğunu düşünüyoruz. Âlâ bir proje grubuyla bir şeyler başarıp, Avrupa’ya gitmek istiyoruz.”
‘Projesi olan grupta olsam İrfan Buz şu an öbür yerde olurdu’
Biraz özeleştiri yapmanızı isteyeceğim… Köln Spor Akadamesi’ni birincilikle bitirdiniz. senelerca Almanya Ulusal Kadrosu’nun bilhassa altyapılarında nazaranv yaptınız. Akabinde Türk Ulusal Kadrosu’na scout oldunuz. 5 lisan biliyorsunuz. Bu konjenktürdeki İrfan Buz şu anda olması gereken yerde mi?
“Ben yarışmacıyım, şampiyon oldum, apolet taktım. Net bu. Bir sürü hoca var, ben şampiyon hocayım. Evet 5 lisan biliyorum, hatta artık 6. lisanı öğrenmeye başladım, İspanyolca’yı. Bağlantım fazlaca güçlü ayrıyeten önder bir beşerim. Bugün saha ortasında kalabilen, projesi olan bir grupta olsam İrfan Buz epey öteki yerde olurdu. Benim hedeflerim, hayallerim, isteklerim var. Büyük kadrolar için benim background’um yok. Daum benim için düzgün bir referans aslında. Rastgele birini takımına alır mı? Demek ki bir kalitemiz var. Hoş yapısı olan bir kulüp istiyoruz. Alanya, Başakşehir birkaç örneği… Bu istekleri gerçekleştirmek için uğraş ediyoruz. O yüzden hala lisan öğreniyorum, o yüzden takımımı yeniliyorum, o yüzden kendimizi güçlendiriyorum. İnanıyorum bir gün olacak.”
‘Ömer Faruk Beyaz gitmedilk evvelden bana soruldu’
Geçtiğimiz aylarda isminiz Stuttgart’la geçti. Liderle pozlarınız vardı. Borussia Dortmund Teknik Yöneticisi Edin Terzic’le dostluğunuz olduğunu da biliyoruz. Avrupa ortasında networkunüz var. Bu da değerli değil mi hocam?
“Stuttgart Lider Claus Vogt bizi davet ettiğinde orada fikir alışverişi ortasındaydık. Edin Terzic’le dostluğumuz 2013’e dayanıyor. Beşiktaş ‘a Slaven Bilic’in yardımcısı olarak gelmişti. Networkünüz epeyce değerli burada. Buradan, oraya transfer olurken bizlere de soruyorlar. Ömer Faruk Beyaz gitmedilk evvelden bana soruldu. Bence biraz erken gitti, oraya. Genç oyuncuların evvel kendi ligimizde oynaması gerekiyor, özgüven sorunu yaşamamaları için. Orada bekleneni verememesi özgüveniyle alakalı. Arda Güler hakkında da bilhassa Almanya’dan biroldukça kıymetli isim bana danışıyor, referans alıyorlar.”
‘Türkiye’deki en büyük yetenek Arda Güler’
Özellikle Arda Güler için İsmail Kartal da Jorge Jesus da ‘Korumamız lazım’ minvalinde açıklama yapıp, topluluğun beklediği müddetleri vermiyorlar. Bu durumu olağan karşılıyor musunuz?
“Türkiye’deki en büyük yetenek Arda Güler’dir. Daha 17 yaşında, genç kardeşimiz fakat fazlaca yetenekli. Bu oyuncu oynamadığı takdirde duraklama hatta ve hatta gerileme periyoduna bile geçebilir. Çok dikkat etmek lazım. Ben size çarpıcı bir örnek vereyim. Bayern Münih’te şu an 19 yaşında olan Jamal Musiala var. 2 sene evvelden Musiala, Bayern’de 11 maça birinci 11’de çıkmış bir oyuncu. Şu anda da devamlı oynayan, A Ulusal Grup’ta müddet alan bir oyuncu. Musiala’nın fizikî açıdan artısı yok, ince bir oyuncu.”
‘Ahmetcan Kaplan örneği…’
“Bizim en büyük yeteneğimiz Arda Güler ise bu oyuncunun müddet alması gerekiyor. Hatta 11’de başlaması gerekiyor maçlara. Siz oynatmadığınız, risk almadığınız takdirde bu futbolcuyu büyük kulüpler nasıl tanıyacak, nasıl büyük paralarla transfer edecek? Ahmetcan Kaplan’dan örnek vermek gerekirse; Ajax 9.5 milyon Euro’ya Trabzonspor’dan transfer etti. Geçen dönem Ahmetcan 13 maçta oynadı. Ajax scouting üzerine fazlaca dominant, geliştirici ve büyük paralara oyuncu satan bir kulüptür. Nasıl aldılar, Ahmetcan’ı? Maçlarına bakarak aldılar.”
‘Bayern, Musiala’ya müddet veriyorsa, Fenerbahçe’de Arda’ya vermeli’
“Arda’dan milyon Euro’lar bekliyorsak o oyuncunun oynaması gerekiyor. Ne olursa olsun Fenerbahçe’de oynaması gereken birinci isim Arda Güler’dir… Saha içine de tesiri epeyce fazla, şampiyonluk yolunda katkısı hayli büyük olur. Arda’nın aslına bakarsanız katma bedeli ve oyuna yararı olmasa bunu söylemem. Lakin şu anda Arda’nın oynamadağı her dakika hem Türk futboluna tıpkı vakitte Fenerbahçe’ye ziyan olarak yazıyor. Arda’yı oynatmak büyük bir risk mi? Asla değil… Şayet Bayern Münih, Jamal Musiala’ya bu müddetleri veriyorsa, ‘koruma’ olayına girmiyorsa, Fenerbahçe’nin de girmemesi gerek.”
‘Ozan Tufan’ın potansiyeline inanıyorum’
Ozan Tufan, Enes Ünal, İrfan Can Kahveci, Mustafa Eskihellaç ve kacı… İrfan Buz tedrisatından geçti bu isimler, meslek başlarında daima siz talih verdiniz. Oyuncu yetiştirmeyi de misyon edindiğiniz bariz açık. Bu isimleri yakından tanıyan biri olarak; Ozan Tufan’ın, Fenerbahçe’deki yaşadıklarını, Hull’daki geleceğini nasıl değerlendiriyorsunuz?
“Bizim oynattığımız devirde Ozan Tufan gencecik bir çocuktu. U21’den almıştık. daha sonrasında kendisini gösterdi ve bu mesleğe sahip oldu. Genç arkadaşlarımız birtakım devirlerde inişler çıkışlar gösterebilir. Zihinsel ve mental manada da sorun yaşayınca yanılgı yapabiliyorlar. Futbolcu evvel özeleştiri yapacak, ‘Nerede yanlış yaptım’ diyecek. daha sonra yanlışını fark edip devam edecek. Alanya’da örneğin düştü, Sergen hoca faktörüyle de çıkışa geçti. Artık Hull’da hocasıyla ortası yeterli, Acun Başkan’la yeterli görünüyor. bu biçimde bir ortamda başarılı olmasını bekliyorum. Ben onun potansiyeline mutlaka inanıyorum.”
‘Acun Ilıcalı ve Hull City hakikat yolda’
Hull City ve Üstün Lig yapılanması hakkında ne düşünüyorsunuz?
“Acun Ilıcalı, Üstün Lig’i yakından biliyor. Bildiği, tanıdığı, görüştüğü isimleri alması doğal, hakikat. Bizi İngiltere’de temsil ediyor, büyük hizmet veriyor ve başarılı olmak istiyor. Çok hakikat yolda olduklarını düşünüyorum. Onların muvaffakiyetleri bizi memnun edecektir.”
‘İrfan Can Kahveci epeyce daha yeterli olacak’
Fenerbahçe’de beklenen İrfan Can Kahveci’yi izleyemedik. niçini nedir?
“Geçen sene İsmail hocayla birlikte pik yapmış bir İrfan vardı. Sakatlıklar ve şanssızlıklar da yaşadı. Fenerbahçe’de İrfan Can Kahveci’den daha kreatif bir oyuncu var mı? Kıyaslayabileceğimiz tek oyuncu bu bahiste Arda Güler olabilir. İrfan epey bedelli, önder özellikli bir oyuncu. Sakatlıklardan dolayı istikrar yakalayamadı. Ben eminim Fenerbahçe’ye ve Türk futboluna büyük katkı sağlayacaktır. Potansiyeline inanıyorum.”
‘Teknik adamlar koltuğunu düşünmemeli, üretkenliği temel almalı’
Yakın devirde Avrupa’da temsilcilerimiz arttı. Son devirdeki oyuncu ihracatımız, ergenlerden beklentilerimiz hakkında ne düşünüyorsunuz?
“Avrupa’da epeyce fazla temsilcimiz var. Oraya giden isimler, başka Türk oyuncular için düzgün referans oluyor. Bunlar tesadüf değil. Lakin unutmamak lazım bu oyuncuların hepsi oynayarak gitti. Teknik adamlar kendi koltuğunu düşünmemeli, üretkenliği temel almalı. Almanya’da bu bir hükümdardır. Gençlere daha epeyce talih verip, oynatıp, oralardaki sayıları artırmamız lazım. Fakat ben evvela bu oyuncuların ülkemizde kalması tarafındayım. Türk futbolseverler potansiyelli gençleri statlarda izlemek istiyor. Evvel burada oynasınlar akabinde Avrupa’ya gitsinler.”
‘Özgüvenleri için müddet alıp gitmeleri lazım’
Almanya’nın dinamiklerine hakimsiniz hocam. Evet yurt haricinde muvaffakiyetle uzunluk gösteren oyuncularımız var ancak Ali Akman ve Ömer Faruk Beyaz orada yapamadı. niye olmadı?
“İşte bir daha bahis bir daha oynama mühletlerine geliyor. Ömer Faruk Beyaz neredeyse hiç oynamadan gitti ve muhtemelen Almanya’da epeyce önemli bir özgüven sorunu yaşadı. Ali Akman, Bursaspor’da oynadı, goller attı ama Muhteşem Lig düzeyi diğer. Üstün Lig’de atması, oynaması lazım. Bir de forvet mevkii hayli önemli bir bölgedir. Almanya fizikî açıdan hayli güçlü bir lig. Santrfor olarak oraya çabucak adapte olmak kolay değil. Mühlet alıp, Harika Lig’de başarılı olup gittiklerinde adaptasyonu daha sağlayabilirler.”
‘Artık Ulusal Kadro’yla turnuvalara gitmeliyiz’
Oyuncu yetiştirme bazında büyük bir ivme yakaladık, referanslarımızı kuvvetlendirdik ama A Ulusal Kadro, UEFA Uluslar Ligi’nde küme düştü. Dünya Kupası’na gidemedik. Şampiyonlar Ligi’nde grubumuz yok. Bütçeler devasa yükseklikte fakat sportif başarımız yok. Evvel sizden niçinini öğrenmek daha sonrasında da tahlilini dinlemek isteriz hocam?
“Avrupa’da futbol adamlarıyla bir arada olduğumda hakikaten şaşırıyorlar. ‘İnanılmaz potansiyelli bir Ulusal Kadro’ya sahipsiniz’ diyorlar. Ulusal Kadro’da her maç final niteliğinde. Yanlışsız oyuncuları seçmek kıymetli. Çok vaktiniz yok zira. Formda olan oyuncuyu da seçmeniz gerekiyor. Kulüpler finansal manada sorun yaşıyor. bir daha birebir yere geliyoruz; gençleri alana atıp, onlardan ekonomik gelir elde etmeliyiz. Üretkenlik ismine hakikat kulüp tertibi ve takım yapılanmasıyla Türk futbolu üstlere çıkacaktır. Bizim artık Dünya Kupası’nda, Avrupa Şampiyonası’nda yer almamız, hatta kelam sahibi olmamız gerekiyor. Türk futbolunun buna gereksinimi var. Yurt haricinde oyuncularımızın, ekiplerimizin kıymet görmesi için de Ulusal Kadro’nun kıymeti epeyce değerli.”
‘Sezon sonu ‘photo finish’ olacak!
Süper Lig yarışı?
“Bizim ligimizde sahiden başarılı olmak için dinamiklere hakim olmak gerek. Abdullah Avcı, Beşiktaş açısından fazlaca değerli bir transferdi lakin orada olmadı. Gönderiliş süreciyle de Abdullah hoca orada güç durumda kaldı. Akabinde Trabzonspor’la şampiyonluk yaşaması fazlaca kıymetli ve pahalıydı. Jesus, Fenerbahçe’yle düzgün bir giriş yaptı. Valerien Ismael’in de elindeki takım hayli güçlü. Okan Buruk’un da keza o denli… Galatasaray da son ana kadar kesinlikle yarış ortasında olacak. Muhtemelen dönemin son haftasında ‘Photo finish’ olacaktır. Son periyotta izleyeceğimiz en keyifli rekabet olacak üzere.”
‘Bursaspor kısa müddette eski günlerine dönecektir’
Bursaspor’u Avrupa’ya götüren son teknik adamsınız. Kulüp bugün 2. Lig’de. niye bu biçimde oldu?
“Şampiyon kadrodan bahsediyoruz… Benim için özel ve farklı hisleri tabir eden bir kulüp Bursaspor. Çok kıymetli bir taraftarı var, dinamik bir kent. Alt liglerde bulunmasına üzülüyoruz. Kulüp tertipleri yanlıştı ve buradalar. Fatura maalesef topluluğa kalıyor. Fakat Bursaspor o denli bir kadro ki, en kısa müddette bir daha o coşkulu ve başarılı günlerine döneceklerdir.”
İrfan Buz’la kısa-kısa…
Atmosferi ötürüsıyla en epeyce zorlandığınız deplasman?
“4 Büyükler’in deplasmanı kolay olmuyor. Adana Demirspor da hayli değerli bir taraftara sahip. Zorlandığımız deplasmanlardan…”
En beğendiğiniz yerli ve yabancı teknik adam?
“Yerli; Abdullah Avcı, yabancı; Jorge Jesus…”
Unutamadığınız bir maç?
“Bursaspor’daki birinci maçım; 2-2’lik Galatasaray maçı. 2-0’dan, 2-2’ye getirmiştik. Bir de Malatya’da şampiyon olduğumuz Boluspor maçı…”
Bu dönem Muhteşem Lig’teki en uygun transfer?
“Stoperde Marc Bartra, santrforda Wout Weghorst…”
FANATİK ÖZEL / Atalay Özçelikli